Yardım çeklerini yakınlarına dağıtmış!Arınç’tan şok suçlamalar…AKtroller birbirine girdi..Apple Glass üretimi için hazırlıklar başladı
|
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘Sarraf davası’yla ilgili olarak ABD’ye yüklendi: “Vatandaşımızı itirafçı yapmanın gayreti içindeler, bu işler bittiği zaman dünyayı ayağa kaldırmasını biliriz.”
New York’ta bir buçuk yıldır dolandırıcılıktan tutuklu bulunan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının kilit ismi işadamı Rıza Sarraf ve aynı dosya kapsamında yedi ay önce tutuklanan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla 16 Kasım’da duruşmaya çıkacak. Davada son olarak eski ekonomi bakanı Zafer Çağlayan da sanık ilan edilmişti.
“Erdoğan, neler olduğunun farkındaydı”
Çeviri: Gonca Tokyol
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 27 Kasım’da New York’ta görülecek olan ‘Zarrab davasına’ yönelik eleştirilerinin temelindeki asıl kaygının, hâkim karşısına çıkacak isimlerden bir ya da birkaçının suçlamaları kabul ederek anlaşmaya gitmesi olduğu iddia edildi. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarının delinmesine dair davanın, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri gerginleştirdiğini kaydeden New York Times gazetesi, Erdoğan’ın sürece yönelik itirazlarının ‘vatansever’likten öte sebepler içerdiğini savundu.
“NATO müttefiki kalıbı, Türkiye’nin eylemlerinin ne kadar düşmanca ve otokratik olduğunu saklıyor”
Çeviri – Gonca Tokyol
Washington Post gazetesinde David Ignatius imzasıyla yayınlanan yazıda, Türkiye ile ABD arasındaki gerilimin merkezinde, ABD’de tutuklu yargılanan İran ve Türkiye vatandaşı Reza Zarrab‘ın serbest bırakılmasının yattığı iddia edildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Zarrab davasının olası sonuçlarından ‘korktuğunu’ savunan Ignatius, meselenin Washingon-Ankara arasında yapılan birçok görüşmede dile getirildiğini kaydetti.
Yazıda, eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde görev yapan üst düzey bir yetkilinin, “Erdoğan’ın takıntısının sebebinin ortaya çıkacak bilginin ailesine ve en sonunda da kendisine zarar vermesi ihtimali olduğunu düşünüyoruz” ifadelerine de yer verildi.
Amberin Zaman
Dün Washington’da birkaç haftadır gösterimde olan ve ABD’li eleştirmenler tarafından övgü yağmuruna tutulan Kedi belgeselini izledim. İstanbul’da çekilen film İstanbulluların sokak kedileriyle iç içe geçen yaşamlarını anlatıyor.
Belgesel, devletin on milyonlarca dolarla akıtarak yıllardır başaramadığını 80 dakikada başarıyor.
İzleyiciye Türkiye’yi ve Türk insanını sevdiriyor. Türkiye’ye derhal gitme arzusunu uyandırıyor.
Film neden bu kadar etkili? Gerçek olduğu için. İstanbul’a özgü, sahici bir hikayeyi anlattığı için. Süslemeden püslemeden, tüm yalınlığıyla ama mizah da katarak.
Bir filmin başaramadığını Türk devletinin neden başaramadığına gelince… Ne şekilde ambalajlarsanız ambalajlayın, hangi lobi şirketine milyonlarca dolar akıtırsanız akıtın, anlattıklarınız doğru değilse, hikayeniz özünde kötüyse ve haksızsanız kimseyi kandıramazsınız.
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının kilit ismi İran asıllı işadamı Rıza Sarraf’ı tutuklatan Amerikalı eski başsavcı Preet Bharara, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun kendisini ‘FETÖ’cü ilan etmesini ‘aptalca propaganda’ diye niteledi.
Dün ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’la ortak basın toplantısında konuşan Çavuşoğlu, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Atilla Hakan’ın, Sarraf davası kapsamında ABD’de tutuklanmasına tepki gösterirken, Bharara’yı Twitter’da Türkiye karşıtı içerikleri paylaşmakla itham ederek, “Eski savcı Bharara, FETÖ ile çok yakından bağları var. Hatta hakim de dahil onlarla daha önce Türkiye’ye gelmişlerdir ve Türkiye’de siyasi etkinliklere katılmışlardır, Türkiye aleyhine konuşmalar var” demişti.
Saygı Öztürk
2012/120663, kamuoyunun “17 Aralık” olarak bildiği rüşvet, yolsuzluk, karapara suçlamalarının yer aldığı, üç bakanın, çocuklarının içinde bulunduğu soruşturma dosyasının numarasıdır. Bu dosyada 53 şüpheli bulunuyordu. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Celal Kara’dan dosya alındıktan sonra 2014/69582 sayıyla, sanıklar hakkında “kovuşturmaya yer olmadığı”na ilişkin karar verildi. İşte hakkında takipsizlik kararı verilenlerden biri de dosyanın 25. şüphelisi olan Halbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’ydı.
ABD’nin İran’a uyguladığı ambargonun delinmesi, rüşvet, yolsuzluk olayına adı karışanlar haklarında kovuşturmaya gerek olmadığına ilişkin karar alındı ama ABD bunu hiç tanımıyor. Verilen “Kovuşturmaya Yer Olmadığı” kararını yok sayıyor. O yüzden, dosyada ismi olanlardan ABD’ye gidecek olanlar varsa tutuklanmayı da göze alsınlar. Bankacı Atilla hakkında da takipsizlik kararı verilmişti verilmesine ama ABD’de tutuklandı.
15 Temmuz’dan önce Türkiye’de darbe olacağını öne süren ABD’li analist Michael Rubin, ABD’de ‘kara para aklama’ suçlamasıyla yargılanan 17 Aralık soruşturmasının kilit ismi Rıza Sarraf’ın yargılanması durumunda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sakladığı nakit paranın yerinin ortaya çıkacağını savundu.
ANF’den Amed Dicle’ye konuşan Rubin, Erdoğan ve ailesine ait Avrupa ve Rusya’da açılmış çok sayıda banka hesabı bulunduğunu öne sürerek, “Erdoğan’ın yolsuzluğu herkes tarafından bilinen bir durum. Bu ülkelerin istihbarat ajansları muhtemelen kendisinin nakit paraları nerede sakladığını biliyorlar” dedi.
Reza Zarrab davasıyla ilgili olarak ABD’de Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın gözaltına alınmasının ardından, bir gelişme de bizzat Zarrab’ın davası konusunda yaşandı. Zarrab’ın davasına bakan Hakim Richard Berman, 4 Nisan’a duruşma koydu. Duruşmanın amacı, Zarrab’ın avukatları arasına kattığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın gayrıresmi danışmanı, New York eski Belediye Başkanı Rudolph Giuliani ve ABD eski Adalet Bakanı Michael Mukasey’in “Zarrab’a ne gibi avukatlık hizmetleri sunacaklarının” belirlenmesi olacak.
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın ABD’de gözaltına alınmasının Türkiye’ye olası sonuçları, Reza Zarrab davasından çok daha vahim olabilir.
Atilla’nın ABD’de “İran yaptırımlarını delmek” ve “ABD Bankalarını dolandırmak” suçlamalarından toplamda 50 yıl hapisle yargılanacağı açıklandı. Bu durumun, özelde Halkbank, genelde ise Halkbank’ın geçen ay dahil edildiği Varlık Fonu ve Türkiye’nin bankacılık sistemine etkileri olması sözkonusu.
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, New York’ta JFK Havalimanı’nda gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi olarak ABD’de süren Reza Zarrab davası gösterildi.
Atilla’nın gözaltına alınmasına ilişkin açıklamayı, Zarrab davasına bakan New York Güney Bölge Federal Başsavcı vekili Joon H. Kim yaptı. Kim, Zarrab iddianamesini hazırlayan ancak bu ayın başında ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump tarafından görevinden alınan Başsavcı Preet Bharara’nın yardımcısı. Bharara görevden alınınca, vekaleten yerine Kim atandı.
Kim, beraberinde FBI New York Bölge Başkan Yardımcısı William F. Sweeney Jr ile yaptığı açıklamada, Atilla’nın “Reza Zarrab’la birlikte, İran’a yönelik ABD yaptırımlarını delmesine yardımcı olmakla suçlandığını” söyledi.
|
Intel Core i9-10900K hız aşırtma rekoru kırdı!Soylu’nun sözlerine sert tepki
|